Radyo Nasıl İcat Edildi?

Radyo Nasıl İcat Edildi?Radyonun keşfi, ilk olarak Guglielmo Marconi tarafından bir gemide gerçekleşmiştir. Marconi, gemi ile kıyıda bulunan hizmetçisine kablosuz telgraf aracılığıyla 3 tane S harfi göndermiştir. Marconi gönderimi yaptığı zaman, yeryüzünde ilk defa radyo dalgaları yayıldı ve bu üç harf dünyayı dolaşarak hizmetçisi Mignani’ye ulaştı. Mignani ise sesi duyduğu zaman silahıyla ateş etti ve bu şekilde ilk radyo denemesi gerçekleşmiş oldu.

Marconi, 1898 yılında ilk radyoyu resmen icat etmiş oldu. İlk kullanım amacı ise gemiden sahil ile iletişim kurmaktı. Temellerini ise Bologna yakınlarındaki evinin tavan arasında yaptığı denemelerle atılmıştı.

Havadan mesaj göndermek için radyo dalgalarından yararlanma düşüncesine odaklanan Marconi, uzak yerler arasında telsiz iletişimi mümkün kıldı. Marconi’nin kullandığı verici ise Heinrich Rudolf Hertz tarafından geliştirilmiş bir elektrik kıvılcımı jeneratörüdür.

Bu jeneratörün yaydığı radyo dalgaları da Fransız Edouard Branly’nin icat ettiği bir alıcı tarafından yakalanmaktadır. Dalgaları yakalayan alıcı daha sonra radyo dalgalarını bir elektrik akımını dönüştürmektedir.

Marconi, 1894 yılında oda içinde gönderilen radyo sinyalleriyle çalışan bir elektrik zil yapmıştır. Sekiz yıl içinde Atlas okyanusu üstünden 4800 kilometreyi aşan radyo mesajları göndermeyi başarmıştır. Aslına bakıldığında ise Marconi, radyonun tek başına mucidi değildir. Çünkü diğer isimlerin icatları olmasaydı, Marconi de bu sesleri iletemeyecekti.

Marconi 1890’ların ortalarında İngiltere’ye göç ederek burada bir şirket kurmuştur. Daha sonra 1899 yılında Amerika’da başka bir şirket daha kurmuştur. 1901 yılında da ilk transatlantik sinyali, İngiltere’den Amerika’ya yollamıştır.

Marconi’nin çalışmaları, İngiliz Deniz Kuvvetleri’nin dikkatini çekmiş ve gemiden gemiye, gemiden karaya iletişimde kullanmak istemişlerdir. Telsiz haberleşmesinin insanların dikkatini çekmesi ise 1912 yılında gerçekleşen Titanik faciasının ardından yapılan kurtarma operasyonu ile gerçekleşmiştir.

Radyonun bugün bildiğimiz haliyle bir araca dönüşmesi için sesin aktarılabilmesinin olanaklı kılınması gerekmektedir. Bu kapsamda, öne çıkan isim ise Reginald Fessenden’dir. Bu mucit, sesin iletimi ile ilgili ilk deneylerini Amerikan Meteoroloji Bürosu için çalışırken gerçekleştirmiştir.

Fessenden’in amacı, hava raporlarının aktarılabilmesidir. 1906’da Massachusetts’ten ilk defa ses ve müzik yayını gerçekleştirmiştir. İletimi ise Batı Hint Adaları’na kadar ulaştırabilmiştir. Fessenden bu teknolojiyi ilk olarak United Fruit Company isimli şirkete satmıştır. Deniz donanmaları ve ticari gemi şirketleri de ilk ilgi gösterenler arasında olmuştur.

Lee de Forest ise Audion adı verilen vakum tüp amplifikatörünü ve radyo sinyallerinin aktarılmasında kullanılan amplitude modulation (AM) tekniğini bulmuştur. 1908 yılında Eiffel Kulesi’nden halka yayın yapan, 1910 yılında da New York’tan canlı opera yayını gerçekleştiren kişi de kendisi olmuştur. Bu yayın ise tenör Enrico Caruso’nun Metropolitan Opera Salonu’nda verdiği bir konserdi. Bundan sonra radyonun eğlence sektöründe kullanılabileceği düşünülmeye başlandı.

1906 yılından Amerika’da amatör radyoculuk patlaması yaşanmıştır. Radyo meraklıları küçük verici setlerini kurmuş ve yerel yayın yapmaya başlamıştır. Morse alfabesi kullanılarak hava raporları veya nadiren de müzik yayını aktarılmıştır.

1913 yılından itibaren Amerika’da 322 lisanslı amatör radyo operatörü kurulmuş ve bu sayının 1917 yılında 14 bine yaklaştığı bilinmektedir. Birinci Dünya Savaşı ile radyonun kitlesel gelişimi kesintiye uğrarken, teknik gelişimi devam etmiştir. İngiltere’de savaş sonrasında Post Office amatör radyoculara lisans vermiştir.

Menü
Sohbete Başla
Online Destek
RadyoTimetürk
Merhaba RadyoTimetürk'e hoşgeldiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?